MOTOSİKLETTE DOĞRU OTURUŞ

Her şeyin olduğu gibi motosiklet sürmenin de bir kültürü, kurallar kitabı vardır. Her ne kadar "özgürlük” algısı üzerine kurulu olsa da hayatın ve zevkin devamı için bir disiplin çerçevesinde kullanılmalıdır.
İşte o konulardan biri de oturuş (postür) şeklidir. Motoru kullanım amacınıza göre oldukça değişkenlik gösterse de bu yazıda enduro tarzı motorlara yönelik birkaç önemli noktadan bahsedeceğiz.
Aslında önemli olan konu motosiklete oturduğunuz zaman, bedenin alt tarafı sağlam, belden yukarısının ise serbest olmasıdır. Eğer ellerinizi elciklere koyduğunuzda bileklerinizle dirsekleriniz arasında kalan bölümün yere paralel ise ilk adımı doğru gerçekleştirdiniz demektir. Buradaki en önemli konu, bileğiniz ile dirseğinizin aynı yükseklikte olmasıdır.
Dizlere gelirsek, dizler depoya tutunmuş olmalı. Bu pozisyonda depoya olabildiğince yaklaşmak fakat değmemek gereklidir. Bu mesafeyi ayarlamak da motordaki kabiliyetiniz açısından oldukça önemlidir. Kullandığınız motor modeline ve depo türüne göre, göbeğinizin hemen altını (kasık kısmınızı) depoya dayamanız, sürüş esnasında destek de verebilir. Ama göbek deliğinizden üste çıkmamalıdır.
Üst bedenin gevşek olması önemli, fakat bu kambur oturacak kadar rahat bir oturuş anlamına gelmiyor. Omuzların mümkün olduğu kadar yükseğe çıktığı dik bir duruşu, ileriye doğru genişletilmiş bir göğüs kafesi desteklemelidir.
Kalçanızın depoya doğru kaymaması ya da sürüş sırasında sık sık ileri geri kaymayacağınız bir mesafe, sizin için doğru mesafedir. Bu mesafeyi bulduğunuzda üst bedeni olması gereken şekle getirdiğinizde büyük oranda hazırsınız demektir.
Geriye ayakların yerleşimi kalıyor!
Ayaklarınızın konumu, rahat sürüş için son ve en önemli noktadır. Ayak parmaklarınızın hemen gerisini ayaklıklara yani peglere dayamanız gerek. Bu aşamadan sonra topuk ise zaten yerini bulacaktır.
Ne kadar profesyonel olursanız olun, kurallardan vazgeçmeyin. Motosiklet, özgürlüğün en güzel sembolü olsa da önce güvenlik ve motorla bir olmak.
Keyifli sürüşler!